Yeni Şafak Solarken

Yeni Şafak Solarken: Ruhun Karanlık Dehlizlerinde Kaybolmak

Gürcan Keltek’in yönetmen koltuğunda oturduğu “Yeni Şafak Solarken”, izleyiciyi psikolojik gerilimin derin sularına sürükleyen sıra dışı bir sinema deneyimi. 2024 yapımı bu film, Cem Yiğit Üzümoğlu’nun muhteşem performansıyla, akıl sağlığı ve gerçeklik algısı üzerine düşündürücü bir hikaye sunuyor. Eğer siz de “zihnimizin sınırları nerede biter, başka gerçeklikler nerede başlar?” diye soruyorsanız, bu film tam size göre! Ama şimdiden uyaralım: Bu filmi izledikten sonra İstanbul’un sokaklarına bir daha asla aynı gözle bakamayacaksınız.

Yeni Şafak Solarken: Gerçeklik ve Sanrı Arasında Gidip Gelen Bir Zihin

Film, hastanelerde geçirdiği uzun yılların ardından aile evine dönen Akın’ın (Cem Yiğit Üzümoğlu) hikayesini anlatıyor . Akın, başına gelenleri anlamaya çalışırken ilahi bir güce sığınmak istiyor ve İstanbul’un dinî yapılarını gezmeye, eski âlimlerin mezarlarında vakit geçirmeye başlıyor . Ancak bu arayış onu beklediği huzura değil, daha karanlık bir yere sürüklüyor. Giderek gerçek benliğiyle temasını kaybeden Akın’ın zihni, başka bir gerçekliğin istilası altında kalıyor

Film, kötülüğün sıradanlaştığı ve merhametin yok olduğu yığılmış semtlerin sokaklarının artık şeytanların ve iblislerin yuvasına dönüştüğü bir İstanbul portresi çiziyor. Bu anlamda Yeni Şafak Solarken, sadece bir bireyin psikolojik çöküşünü değil, aynı zamanda modern kent yaşamının getirdiği yabancılaşma ve manevi boşluğu da ele alıyor.

Teknik Detaylar

• Kategori: Dram, Gerilim
• Vizyon Tarihi: 20 Eylül 2025
• Oyuncular: Cem Yiğit Üzümoğlu, Ayla Algan, Erol Babaoğlu, Suzan Kardeş, Dilan Düzgüner, Gürkan Gedikli
• Dil: Türkçe
• Film Süresi: 130 dakika
• Yönetmen: Gürcan Keltek
• Senarist: Gürcan Keltek
• Orijinal İsmi: Yeni Şafak Solarken
• Yapım: Türkiye, İtalya, Almanya, Norveç, Hollanda

Unutulmaz Karakterler: Kim Kimdir?

Filmdeki karakterler, hikayenin duygusal derinliğini artıran önemli unsurlar olarak karşımıza çıkıyor:

Akın (Cem Yiğit Üzümoğlu): Hastanelerde geçirdiği yılların ardından aile evine dönen ve gerçeklikle bağını yitirmeye başlayan genç bir adam . Üzümoğlu’nun performansı, Akın’ın içsel çatışmalarını ve zihinsel parçalanışını o kadar gerçekçi yansıtıyor ki, izleyici kendisini onun yerine koymaktan alamıyor. Akın’ın İstanbul’un dini yapılarında aradığı huzur, aslında onu daha büyük bir kaosun içine sürüklüyor.

Ayla Algan’ın Karakteri: Deneyimli oyuncu Ayla Algan, filmin duygusal ağırlığını dengeleyen önemli bir performans sergiliyor. Algan’ın varlığı, filmin genç kadrosuna deneyim ve derinlik katıyor.

Erol Babaoğlu ve Suzan Kardeş: Filmin destek karakterlerini canlandıran bu oyuncular, Akın’ın hikayesinin farklı noktalarda kesişen hayatları temsil ediyor . Her biri, ana karakterin psikolojik yolculuğuna farklı bir perspektiften ışık tutuyor.

Uluslararası Başarı: Festivalden Ödüllerle Dönen Bir Film

Yeni Şafak Solarken, uluslararası arenada da büyük beğeni toplamayı başardı. Film, dünya prömiyerini yaptığı Locarno Film Festivali’nde Boccolino d’Oro Eleştirmenler Ödülü’nü kazandı . Bu ödül, filmin sadece yerel değil, evrensel bir dil yakaladığının da önemli bir göstergesi.

Adana Altın Koza Film Festivali’nde ise Peter Zeitlinger’e En İyi Görüntü Yönetmeni ve Son of Philip’e En İyi Müzik Ödülü’nü getiren film, aynı zamanda İstanbul Film Festivali’nde Gürcan Keltek’in En İyi Yönetmen ödülüne layık görüldü . Bu ödüller, filmin teknik ve sanatsal açıdan ne kadar başarılı bir üretim olduğunu kanıtlıyor.

Gürcan Keltek’in Sinema Dili

Gürcan Keltek, “Koloni”, “Gulyabani” ve “Meteorlar” gibi filmleriyle tanınan özgün bir yönetmen . Yeni Şafak Solarken’de de kendine özgü anlatım dilini sürdürüyor. Epizodik anlatısıyla seyircisini adım adım Akın’ın yolculuğunun eşlikçisi haline getiren film , Keltek’in karakter gelişimine ve atmosfer yaratmaya verdiği önemi gösteriyor.

Keltek’in senaristliği de üstlendiği film, onun sadece görsel değil, yazınsal anlamda da ne kadar güçlü bir anlatıcı olduğunu kanıtlıyor. Yönetmen, izleyiciyi sadece görsel bir şölene değil, aynı zamanda derin felsefi sorgulamalara da davet ediyor.

FullHDfilmizlesene.com.tr Değerlendirmesi

FullHDfilmizlesene.com.tr Puanı: 8.5/10

FullHDfilmizlesene.com.tr Eleştirisi: Yeni Şafak Solarken, Türk sinemasının son dönemdeki en iddialı psikolojik gerilim filmlerinden biri olmayı başarıyor. Gürcan Keltek’in yönetmenliği, filmin her karesinde kendini hissettiriyor. Görsel estetik, karakter gelişimi ve gerilim kurgusu açısından oldukça başarılı olan bu yapım, izleyiciyi sadece eğlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda düşündürmeyi de hedefliyor.

Filmin en güçlü yanlarından biri, Cem Yiğit Üzümoğlu’nun sarsıcı performansı. Üzümoğlu, Akın’ın zihinsel çöküşünü o kadar inandırıcı şekilde yansıtıyor ki, izleyici olarak onunla birlikte acı çekiyor, onunla birlikte kayboluyorsunuz. Ayrıca, Peter Zeitlinger’in görüntü yönetmenliği ve Son of Philip’in müzikleri, filmin kasvetli atmosferini güçlendiren önemli unsurlar olarak öne çıkıyor.

FullHDfilmizlesene.com.tr Yorumu: Eğer siz de derin karakter incelemeleri, görsel şölen ve unutulmaz gerilim anları içeren filmlerden hoşlanıyorsanız, Yeni Şafak Solarken tam size göre! Ancak şunu uyarmalıyız: Bu filmi izledikten sonra kendi gerçeklik algınızı sorgulamaya başlayabilir, hatta belki de İstanbul’un tarihi dokusuna bir daha asla aynı gözle bakamayabilirsiniz! Unutmayın, bazen en büyük korkularımız kendi zihnimizin derinliklerinde saklıdır – ve Yeni Şafak Solarken bunu kanıtlamaya geliyor!

Yeni Şafak Solarken Neden İzlenmeli?

Yeni Şafak Solarken, sadece bir gerilim filmi olmanın çok ötesine geçen, kendi kimliği ve sesi olan bir başyapıt. Gürcan Keltek, Akın’ın hikayesi üzerinden aslında hepimizin içinde var olan korkulara, kaygılara ve gerçeklik algımızın kırılganlığına ışık tutuyor. Film, uluslararası festivallerde aldığı ödüllerle de kanıtlandığı üzere, evrensel temalara yerel bir bakış açısıyla yaklaşmayı başarıyor.

20 Eylül 2025’te vizyona girecek olan film, sinema severler için kaçırılmaması gereken bir deneyim vaat ediyor . Eğer siz de kendinizi psikolojik derinliği olan, sıra dışı bir hikayenin içinde kaybetmek istiyorsanız, Yeni Şafak Solarken’i mutlaka izleme listenize ekleyin. Unutmayın, bazı gerçeklerle yüzleşmek cesaret ister – ve Yeni Şafak Solarken tam da bu cesareti sorguluyor!

Gürcan Keltek: Belgeselden Kurmacaya Geçen Karanlık Vizyon

Daha önce Gulyabani (2018) gibi mistik ve doğaüstü temaları ele alan belgesel/kurmaca filmleriyle tanınan Gürcan Keltek, Yeni Şafak Solarken ile ilk kurmaca uzun metraj filmine imza atıyor.

Yönetmenin Stili: Kaosu Süzme ve Gözlem Gücü

Keltek, belgesel geçmişinden gelen gerçekçi gözlem gücünü ve uzun, süzülen kamera sekanslarını kullanarak, İstanbul’un hem kaotik hem de nevrotik atmosferini seyirciye aktarır. Filmin görüntü yönetmenliğini usta isim Peter Zeitlinger‘ın üstlenmesi, bu grotesk ve gerçeküstü dünyanın sinematik kalitesini artırır. Keltek‘in senaryosu ve yönetmenliği, Akın’ın delilik, hezeyan ve sakatlık gibi kavramlar etrafında şekillenen zihin yolculuğunu, şehrin politik ve sosyolojik çatışmalarıyla iç içe geçirir. Yönetmen, “Ülkenin politik haleti ruhiyesi böyle olmasa bu film olmazdı” diyerek, filmin toplumsal gerçeklikle olan derin bağını vurgular.

Cem Yiğit Üzümoğlu (Akın): Gerçekliğin İstilasında Kayboluş

Filmin kalbi, sistemin ve kendi zihninin içinde sıkışıp kalmış, genç bir adam olan Akın karakterinde atar. Bu zorlu ve katmanlı karakteri genç kuşağın dikkat çeken oyuncularından Cem Yiğit Üzümoğlu canlandırır.

Üzümoğlu’nun Sarsıcı Performansı: Sanat ve Delilik Arasında

Cem Yiğit Üzümoğlu, hastaneden taburcu olduktan sonra gerçek benliğiyle bağını kaybeden ve zihni şeytanlar ve iblislerin yaşadığı başka bir gerçekliğe kayan Akın‘ın karmaşık iç dünyasını başarılı bir şekilde sahneye taşır. Film, bir yandan Akın’ın sanatçı olma çabasını ve bu arayışın getirdiği yıkımı (“Sanat posanı çıkarır ve sana hiçbir şey bırakmaz” diyen psikiyatristin sözleriyle özetlenir) işlerken, diğer yandan onun İstanbul’daki dini anıtsal yapılar etrafında ilahi bir güce sığınma arayışını gösterir. Üzümoğlu, Akın’ın öfkesini, çaresizliğini ve tekinsiz vecd halini yansıtarak, filmin kaos ve huzursuzluk hissini doruğa çıkarır.

Suzan Kardeş ve Erol Babaoğlu: Akın’ın Çevresindeki Çatışma Noktaları

Yeni Şafak Solarken, ana karakterin etrafında dönen ve onun psikolojik durumunu tetikleyen güçlü yardımcı karakterlerle zenginleşir.

Suzan Kardeş: Balkan Kökenli Ailevi Bağlar

Suzan Kardeş, Akın’ın Balkan göçmeni kökenli ailesinden gelen ve yönetmenin sosyolojik hassasiyetlerini taşıyan karakterine hayat verir. Kardeş’in varlığı, Akın’ın sistemle çatışan ve kökenleri ile şimdiki zaman arasında sıkışmış ruh halinin ailevi zeminini oluşturur. Yönetmen Keltek’in de belirttiği gibi, Kardeş’in canlandırdığı karakterle çalışmak, Balkan göçmeni bir ailenin Türkiye’ye göç ettiğinde yaşadığı sosyolojik ve kültürel dengeleri perdeye aktarmada kritik rol oynamıştır.

Erol Babaoğlu: Güçlü ve Yabancılaştıran Figür

Deneyimli tiyatro ve sinema oyuncusu Erol Babaoğlu ise, filmdeki rolüyle Akın’ın zihnindeki veya çevresindeki otorite figürünü veya onu çevreleyen sistemin soğuk yüzünü temsil eden bir figür olarak öne çıkar. Babaoğlu’nun güçlü sahne varlığı, Akın’ın kendi gerçekliği ve zihinsel istilası arasındaki çatışmanın dramatik yoğunluğunu artırır.

Yeni Şafak Solarken, Gürcan Keltek‘in belgesel hassasiyeti ile grotesk kurmacayı birleştiren cesur yönetimi ve Cem Yiğit Üzümoğlu‘nun merkezdeki güçlü yorumuyla, İstanbul’un karanlık ruh halini bir bireyin zihinsel çöküşü üzerinden anlatan, derin, rahatsız edici ve ödüllü bir sinema eseridir.